July 18, 2020

Kitaplı Mim 9

"Kitaplığınızdaki en değer verdiğiniz kitap ya da kitaplar hangileridir?"

Valla birini diğerinden ayırmıyorum pek. Sadece seyahatlerde ve başka çaresiz durumlarda alınıp okunmuş orta karar polisiye/gerilim/macera türü kitapların pek kıymeti yok evimizde. Bir de hayal kırıklığı yaratmış ("bok gibi çıkmış" yazmayayım dedim) kitaplar. Bunları paketleyip Urla'ya yolluyorum. Bu süreci daha önce anlattım, kangren gibi bir süreç. Evet.

Geriye kalan bütün kitapları sevip bağrımıza basıyoruz. Bir takım eski kitaplarım var, mesela Nazım Hikmet'in Sevdalı Bulut'u, okuya okuya paraladığım eski bir Kolera Günlerinde Aşk basımı filan. Herhalde onları biraz daha çok seviyorumdur.

Bir de büyük boy, ciltli, kuşe kağıda basılmış filan dev kitaplarım var. Bunların bazıları İkea standartlarına uymuyor, kitaplığa girmiyor, o yüzden evin çeşitli zeminlerinde yatıyorlar. Şu mesela:


Kendimi ölçek ettim, kendim nispeten uzunca bir bireyim, şahıs olarak, şahsen.  

Bunun da Osman Hamdi Bey'den kalır yanı yok:


Çiçeklerimi de iteledim kareye. Stefanos Yerasimos Bey'in İstanbul kitabını babamdan araklamıştım. Enleri boyları bir yana, yerlerinden de kalkmıyor bu kitaplar. Bana gerçekten şöyle bir İngiliz konttan filan kalma orta halli bir çiftlik evi lazım, kendinden gömme kitaplıklı. Çok lazım, başka türlü olmayacak.

Gideyim mutfağı filan toplayayım, akşamüstü Sevda gelecek. Bir şeyler yeriz (ekmek) ve şarap içeriz diye düşündüm. Midyat'tan şarap ısmarlamıştık, onlar geldi. Sonra da kuyruklu yıldıza bakalım artık lütfen, geldi gidiyor yıldız, hiçbirimiz göremedik. Ceren'den öğrendim, güneş battıktan 2 saat kadar sonra kuzeybatı yönüne bakarsak, Büyük Kepçe'den ufuk yönüne doğru görebilecekmişiz. 

Öbüyorum, gidiyorum.

12 comments:

  1. Urla'da "sevilmemiş kitaplar kütüphanesi" mi kuruluyor vays :D
    Ekmek ve şarap, polis sizi basmasın gizli ayinciler iki iri köpenk ve hiç bir ikea rafına sığmayan ağır kitaplarla yakalandı falan diye çarşaf çarşaf fotolarınızı görmeyelim?! Allahım kıskandım galibağ, afiyetler olsun yarasın.
    Umarım görebilirsiniz. Buralar bugün de bulutlu, bugün de yalan oldu..
    Fotoğrafın hani kediler gizlendikleri yerden bir kafa çıkartır ya merakla, onun gibi, çok datlıgıs! :))

    ReplyDelete
    Replies
    1. Valla ne kuruyorlar Urla'da tam olarak, bilmiyorum. Anlamadığım bir eleme sistemleri var :)
      Gerçekten bir Illuminati toplantısı organize etmişiz ahhahhhah :D Fakat göremedik Neowise'ı :/ Güzel bir meteor gördük, onunla avunduk. Ben başka bir şarapla sangria yapmıştım, onu içtik (bak gene sangriaya geldi laf :D). Midyat şaraplarının bir kısmı bozuk çıktı.
      Valla aslında bugünler tam bir küçük sıkıntılar fırtınası gibi geçiyor, uzun uzun üzülemiyorum çünkü küçük dertler. Ama tamamen de sevinemiyorum çünkü bitmiyor dertler :)

      Delete
  2. İstanbul ile ilgili olan kitabı merak ettim. Daire'nin son yayınlanan bölümlerinden birinde Galata'da müthiş bir evde yaşayan çiftimizden biri İstanbul ile alakalı kitaplar okuya okuya evlerinin tarihini bulmuş ve anlatıyordu. O kadar güzeldi ki! Bir de benim çok ilgimi çekiyor İstanbul'un mimarisi, gizli geçitleri, tünelleri falan :).

    Şarap ve ekmek mi <3<3.

    İlgili linki de koyayım, bence sen de bayılırsın :)
    https://www.youtube.com/watch?v=B3J2LCYgZnA

    ReplyDelete
    Replies
    1. Ay açtım hemen linki ve tuğla duvarlar ❤❤❤ İzleyeceğim şimdi. Benim de kalbimi yakıyor valla İstanbul'un bu halleri, gerçekten dünyanın en ilgi çekici şeyi yahu, evin bodrumunu kazıyorlar, alttan ne bileyim Bizans sarnıcı çıkıyor filan. İnsan delirir heyecandan :)

      Ekmekleri 3 kişiden 2'si beğendi, şaraplarda da yer yer sorunlar var ahhahhhaha :D Zaten barbar kocam adana kebap yapmaya kalkışıp ambiyansımızı rezil etti :/ (Kebaplar da olmadı.)

      Delete
  3. Ooo! Osman Hamdi Bey! Okulumun kurucusu. Kendisi hakkında bir öğrenci sempozyumunda sunum yapmıştım:)
    En değer verdiğimiz kitapları seçmek çok zor hakikaten.

    ReplyDelete
    Replies
    1. Osman Hamdi Bey'in kalbimde yeri çok büyük :) Ben de çocuklara arkeoloji atölyesi yaptığım dönem anlatıyordum, tam bir Osmanlı entelektüeli ve bilim insanı diye. "Sizce sabahları kaçta kalkıyordu Osman Hamdi Bey?" "Çok erkeeeeen!" "Neden peki?" "Çünkü yapacak çok işi varmıııış!" :D

      Delete
  4. Çiçeklerine bayıldım o nasıl güzel bir renk 😍 bende pek ayırt etmiyorum desem de ediyormuşum meğer şu Midyat şaraplarını merak ediyorum bir ara bizde alsak iyi olur. Ucundan seni gördüm iyi geldi özlemişim arkadaşımı ❤️

    ReplyDelete
    Replies
    1. Ay ben de özledim! Mevsimler geçti ya resmen :/ Midyat şarabı Metro Grossmarket'te var bak, en iyi fiyatlı orada buldum. Sana Midyat'tan aldığımız yeri de yazarım ama bu aldıklarımızda sorun var, arada sirkeye dönmüş şişeler çıktı, bozuldum biraz. Yazıp anlatacağım böyle böyle oldu diye, şu anda tavsiye etmeye elim varmıyor.

      Delete
    2. Çok teşekkür ederim Mina önce gross marketten bir deneriz o zaman, bozuk şişelere üzüldüm telafi ederler umarım. Bir gün bir torba peynirle sürpriz yapmayı çok istiyordum ovacıktan tabi :) sıcaklar bu kadar bastırmadan yapmalıydım ama aklımdan hep geçti bu.

      Delete
    3. Ay yaaaa ❤❤❤ Valla peynir sürprizinden daha iyi bir sürpriz var mı bilmiyorum :D Başka bir kooperatiften eve söyledim ben peynir, teslimat biraz dertli oldu ama peynirler güzeldi. Bence benim artık Kızılay'a inmem lazım zaten.

      Bir de City Gross var, gidiyor musunuz oraya? Ankara'da gördüğüm en geniş tekel reyonu orada. Midyat şarabına denk gelmedim burada ama çok çeşit var ve fiyatlar Metro'dan daha iyi.

      Delete
    4. Sürpriz gerçekleşseydi süper olacaktı 😞 aa biliyorum orayı alışveriş için gidiyoruz alkol reyonunu da biliyorum ama dediğin gibi görmedim orada hiç ama güzel reyon dediğin gibi bu marketler fiyat açısından eskiden daha da iyilerdi şimdilerde fark daha aza indi 😕

      Delete